Tüm şehirlerimiz kentleşme ve iklim değişikliğinin küresel zorluklarıyla karşı karşıyadır. Genişleyen kent merkezleriyle birlikte, doğal sistemler ve süreçler tarihsel olarak yerini gri altyapıya bırakmıştır. İklim ve ekolojik acil durumla birlikte, yüzey akışı ve kentsel ısı adası etkisi acil bir küresel endişedir. Daha büyük beton kütleler inşa etmeye devam mı edeceğiz, yoksa kentsel peyzajlarımızın tasarımı ve yönetimine bütünsel ve pratik bir yaklaşım getiren doğal sistemler odaklı düşünceyi mi benimsemekten yana mı olacağız ?
Özellikle ülkemizin nüfusunun hızla 100 milyona yaklaştığını düşünürsek, şehirlerimizi geleceğe hazırlamak için daha fazla düşünmemiz gerekiyor. Şehirlerimizi toprak, bitki örtüsü, doğa, sürdürülebilir kalkınma, ulaşım ve insanlar gibi doğal ve antropojenik katmanları bir araya getirerek bütün bir yaşam sistemi olarak tasarlamalıyız.
Bu, her şehirde eşit ölçüde güzel ve işlevsel peyzajlar yaratmayı amaçlayan bir yaklaşımı gerektirir. Şehirlerimizin sürdürülebilirliği ve yaşanabilirliği için bu çeşitliliği dikkate alarak planlamalar yapmalıyız.
Doğal kaynaklarımızı koruyarak, yeşil alanları artırarak ve ulaşım sistemlerimizi çevre dostu hale getirerek geliştirerek şehirlerimizi daha yaşanabilir hale getirebiliriz. Aynı zamanda, insanların ihtiyaçlarına daha iyi cevap veren kamu hizmetleri ve altyapı sistemleri oluşturmalıyız.
Bu yaklaşım, Türkiye’nin büyüyen nüfusuyla başa çıkmamıza yardımcı olabilir ve şehirlerimizi gelecek kuşaklar için daha sürdürülebilir bir şekilde inşa etmemize olanak tanır. Herkes için daha güzel ve işlevsel şehirler yaratmak, hedeflerimize ulaşmak için önemli bir adım olacaktır.
Doğa Temelli Çözümlerin Gerekliliği
İklim direncindeki önemli rolleri nedeniyle, şehirlere doğa temelli çözümlerin dahil edilmesi yönünde küresel bir değişim yaşanıyor. Dünya Bankası, bunun bir şehre ve onun gelişimine getirdiği faydaları değerlendirmenin ve ölçmenin önemine dikkat çeken birçok kuruluştan biridir.
Aşırı hava olaylarından etkilenen ülkeler büyük yatırımlara imza atıyor. Örneğin; Peru’da, değişikliklerle yeniden yapılanma otoritesi şu anda 137 projeye 4 milyar dolar yatırım yapıyor. Bu da doğa temelli çözümlerle suya duyarlı peyzajlar oluşturmaya önemli bir katkı sağladığı 8 şehir ve 17 nehir havzası için taşkın önleme önlemlerini içeriyor.
Peru için şehirlerdeki doğaya dayalı müdahalelerinin taslağı
Birleşik Krallık’ta, Arup’un Mansfield, Birleşik Krallık’ta Severn Trent Water ile yaptığı pilot proje, ülkedeki en büyük sürdürülebilir kentsel proje olarak dikkat çekiyor. Bu proje, su şirketlerinin bu müdahaleleri aktif taşkın varlıkları olarak benimsemelerine ve sürdürmelerine olanak tanıyan yenilikçi bir yaklaşımı araştırarak ilerliyor.
Doğaya dayalı çözümler kentsel iklimimizi soğutmaya, ekolojiyi artırmaya, yüzey suyu emilim sürelerini azaltmaya ve atmosferik kirliliğin etkisini azaltmaya yardımcı olur. Bu uyarlanabilir alanlar bizi doğaya bağlar ve değişen mevsimsel güzellikleri, insanların kamusal alanlarımızı entegre ortamlar olarak görmelerine olanak tanır.
Bu uyarlanabilir alanlar, doğayla daha yakın bir ilişki kurmamıza olanak tanır. Şehirlerimizdeki kamusal alanları daha doğa dostu hale getirerek, mevsimsel güzelliklerin tadını çıkarmamıza imkan sağlar. Bu da, insanların kamusal alanları sadece geçiş noktaları olarak değil, aynı zamanda doğayla iç içe geçmiş ortamlar olarak görmelerine olanak tanır.
Bu yaklaşım, şehirlerimizin daha sürdürülebilir ve insan odaklı hale gelmesine yardımcı olur. Doğaya dayalı çözümler, kent yaşamını iyileştirirken çevreye olan duyarlılığımızı artırır.
Peyzaj Mimarlarının Bu Oluşumdaki Konumu
Peyzaj mimarları olarak bizlerin çalışmaları aracılığıyla daha olumlu bir geleceği etkileme fırsatlarının hiç bu kadar belirgin olmadığını söyleyebiliriz. Bir projenin başlangıcından itibaren, kamusal alan, ulaşım, kalkınma ve taşkın koruma projeleri için daha sürdürülebilir, suya duyarlı ve daha yeşil bir sonuç yaratmak amacıyla çok disiplinli çalışmalara ilham verme fırsatına sahip olduğumuzu belirtebiliriz.
Ancak Peyzaj mimarları olarak şu soruyu sormalıyız;
‘Kamusal alan için uyarlanabilir ve sürdürülebilir bir tasarım ne zaman gerekli hale gelir ?’
Çok işlevli kamusal alanın insanlar ve doğa için olumlu faydalar sağlayabileceği, giderek daha fazla kabul edilmesine rağmen, disipliner sistemlerin ve bazı tasarımcıların aşılamayacağını düşündüğü bazı engeller varlığını sürdürüyor. Bu kısıtlamalar genellikle aşağıdakileri maddeleri içerdiğini belirtebiliriz.
Algılar ve Fırsat Önündeki Engeller
Arazi durumu ve maliyeti: Sürdürülebilir kentsel drenaj sistemlerinin uygulanmasındaki temel zorluklardan biri, sokakların karşılaması gereken diğer talepler ve işlevler arasında sıkışan alanın mevcut durumudur. Bu da mevcut altyapıda sürdürülebilir kentsel drenaj sistemleri için iyileştirme yapılmasını finansal olarak sürdürülemez hale getirir. Bu sorunu çözmek için sürdürülebilir kentsel drenaj sistemlerini kritik altyapı olarak kabul ederek uygun noktaları derhal belirlememiz gerekiyor. Mali teşvikler, vergi indirimleri veya bağışlar, yetkilileri ve geliştiricileri sürdürülebilir uygulamaları benimsemeye ve teşvik etmeye yardımcı olur.
Mali engeller: Sürdürülebilir kentsel drenaj sistemlerinin projeleri genellikle önemli miktarda ön yatırım gerektirir ve buna bakım maliyetlerinin yanlış anlaşılması eklenerek kısa vadeli getirilere odaklanan özel yatırımcılar veya uzun vadeli finansmanı olmayan yetkili kurumlar tarafından sıklıkla reddedilir.
Geleneksel drenaj sistemleri başlangıçta daha ucuz görünebilir, ancak sel riskinin azaltılması, su kalitesinin iyileştirilmesi ve malzeme dayanıklılığı açısından sürdürülebilir alternatiflerin uzun vadeli dayanıklılığından yoksundurlar. Yeşil finansman girişimleri, sürdürülebilir kentsel kalkınmada maliyet ve risklerin paylaşılması için özel yatırımı ve kamu-özel ortaklıklarını teşvik edebilen finansal engelleri ortadan kaldırabilir.
Kamusal alan planları, iyi bir tasarım yoluyla, belirli bir alanın maliyetlerinin çoğunu karşılayabilir. Sürdürülebilir kentsel drenaj sistemlerinin bakım maliyetlerini azaltma, sosyal faydalarını iyileştirme, daha geniş çevresel faydalar ve zaman içinde mülk değerlerini artırma konusundaki ekonomik avantajlarını ortaya koymak için uzun vadeli maliyet-fayda analizleri vurgulanmalıdır.
Aşağıda doğaya dayalı çözümlerin ve sürdürülebilir kentsel drenaj sistemlerinin sağlayabileceği birçok faydanın bir diyagramı bulunmaktadır;
Doğaya dayalı tasarımın kullanıma sunulmasıyla sağlanan faydalara örnekler
Halkın Farkındalığı ve Kabulü : Kamuoyunun sürdürülebilir kentsel drenaj sistemleri konusundaki farkındalığının ve kabulünün eksikliği, sistemlerin başarılı bir şekilde uygulanmasını engelleyebilir. Cadde üzerinde park yeri kaybı, bakım talepleri ve kötü görsel görünüm konusundaki endişeler yerel toplulukların bu uygulamayı hayata geçirme konusunda engellere takılması söz konusudur.
Eğitim kampanyaları ve projeye özel halkın katılımı, sürdürülebilir kentsel drenaj sistemlerinin yararları konusunda farkındalığın artmasına yardımcı olabilir.
Teknik uzmanlık ve kapasite : Sürdürülebilir kentsel drenaj sistemlerinin temel prensiplerini anlamak kolay olabilir, ancak suyu temizleyerek depolayacak ve uyarlanabilir sürdürülebilir bitkilendirme sağlayacak sistemleri tasarlamak için daha ayrıntılı bilgi gerekmektedir. Bu sistemleri bilgi olmadan tasarlamak, en iyi ihtimalle bunların etkinliğini azaltarak, görsel görünümün kötü olmasına neden olacak ve su yönetimini sağlayamaz duruma getirecektir. Bu zayıf performans faktörleri kabul edilmeme riskini taşır. Burada yaşanacak görsel başarısızlık aynı zamanda toplulukların suya duyarlı kamusal alan tasarımını benimseme ihtimalini de zorlaştıracaktır.
Sürdürülebilir kentsel drenaj sistemlerinin tasarımında akademik kurumlar ve uzmanlar arasındaki işbirliği, multidisipliner çalışma bilgi açığının kapatılmasına ve sürdürülebilir kentsel gelişimde yeniliğin teşvik edilmesine yardımcı olabileceği söylenebilir.
Zemin Koşulları ve Yardımcı Hizmetler: Kötü zemin koşulları sürdürülebilir kentsel drenaj sistemlerinin doğal etkinliğini azaltabilir. Mevcuttaki çizgili sistemler ( mevcut altyapı ), doğal sızmaya izin vermese de yine de depolamayı, arıtmayı ve suyun sistemler içindeki hareketliliğinin kontrolünü sağlar.
Yapılan çalışmalar sırasında kazanılan deneyimler Birleşik Krallık’taki sürdürülebilir kentsel drenaj sistemleri ile tasarım yapılamamasının temel nedeninin mevcut altyapılar olduğunu göstermiştir.
Dijital Teknolojilerin Kullanımı: Dijital araçların kullanımı, saha analizi yapabilmekten fayda ve maliyetlerin belirlenmesine yardımcı olmaktan, bir projenin uzun vadeli yönetimine kadar tasarım çalışmalarımızın her aşamasında önemli bir yer tutmaktadır.
Mansfield projesinde, tüm kasabaya kurulacak olan yağmur bahçeleri, geçirgen yüzeyler ve biyolojik göletler de dahil olmak üzere binlerce sürdürülebilir kentsel drenaj sistemleri için en uygun noktayı belirlemek üzere veri odaklı bir dijital arayüz kullanılmaktadır.
Bakım Çalışmaları: Bakım, sürdürülebilir kentsel drenaj sistemlerini içersin veya içermesin, kamusal alanların uzun vadeli başarısının önündeki belki de en büyük engeldir. Yeşil ve mavi sistemlerin kurulumların uzun ömürlülüğünün ve işlevselliğinin sağlanması, görünüm ve sürdürülebilirlik açısından kritik öneme sahiptir. Gelecek 10 ila 20 yılı dikkate alan bakım planlarının tasarımın erken aşamalarında uygulanması, toprağın işlevselliği ve dikkatli bitki seçimi ile başlar.
Peyzaj mimarları olarak, yazlarımız daha sıcak hale geldikçe şehirlerimizi daha dayanıklı ve sürdürülebilir hale getirmek için iklime duyarlı çalışmalar yürütmeliyiz. Kuraklığa dayanıklı türlerin kullanılması, sürdürülebilir kentsel drenaj sistemlerinin uygulanması, gölge için kanopi örtülerinin arttırılması, zararlılarda ve hastalıklarda artış nedenlerinden ötürü ağaç türü seçiminin çeşitlendirilmesi, kent merkezlerinin geleceğe hazır olmasına yardımcı olacaktır.